Varis Tedavi Yöntemleri ve Riskleri

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Varis tedavisinde günümüzde pek çok farklı yöntem uygulanmaktadır. Bu çeşitlilik, hastalar açısından bazen belirsizlik yaratmakta ve tedavi sürecine dair merak ve korkulara neden olmaktadır. Özellikle internet üzerindeki bilgi kirliliği, bu durumu daha da karmaşık hale getirebilmektedir. Unutulmaması gereken en önemli nokta, her tedavi girişiminin, küçük de olsa, riskler taşıdığıdır. En düşük riski olan ve hastanın fayda göreceği yöntem, genellikle en iyi yöntem olarak kabul edilir. Ancak en uygun tedavi yöntemini seçerken korkular ve riskler konusunda sorular aklımızda dolaşmaktadır. Peki, kullanılan yöntemler nelerdir ve bu yöntemlerin riskleri nelerdir?

Ameliyatsız Yöntemler

Ameliyatsız tedavi yöntemleri arasında Endovenöz Lazer (EVLT), Radyo Frekans (RF) ve Tıbbi Tutkal gibi seçenekler bulunmaktadır. Bu yöntemler, genellikle daha az invaziv olmaları nedeniyle tercih edilmektedir. Ancak, bu yöntemlerin de bazı komplikasyonları bulunmaktadır:

• Yetersiz tedavi (işe yaramama riski)
• Yanık
• Enfeksiyon
• Nörolojik hasar riski
• Neoangiogenesis (matting) yani yeni damar oluşumları
• Ağrı
• Ödem

Ayrıca, tıbbi tutkal uygulamasında diğer yöntemlere göre az da olsa ana damarda pıhtı oluşma riski bulunmaktadır; bu durum kalp ve akciğere emboli atma riskini artırabilir.

Ameliyatlı Yöntemler

Ameliyatlı tedavi seçenekleri ise Klasik Ameliyat ve Mikro Cerrahi olarak iki gruba ayrılmaktadır:

• Klasik Ameliyat: Bu yöntemde safen ven adı verilen bypass damarı, bir tel yardımıyla sökülmekte ve birkaç santimetrelik kesilerle varisler temizlenmektedir. Ancak, bu yöntem sonrasında varislerin tekrarlama riski yüksek olup, hastaların genellikle 1 hafta ile 15 gün arasında yatak istirahati yapması gerekmektedir. Bu, emboli riski taşımaktadır. Ayrıca, ciddi kanama, enfeksiyon ve nörolojik komplikasyonlar gibi riskler de bulunmaktadır.
• Mikro Cerrahi: Bu yöntemde varislerin tekrarlama riski daha düşük olup, enfeksiyon riski, ameliyatsız tekniklere göre daha azdır. Çok nadiren geçici bölgesel uyuşukluklar oluşabilir.

Kozmetik Tedavi Yöntemleri ve Komplikasyonları

Kozmetik tedavi yöntemleri arasında yer alan bazı tekniklerin de komplikasyonları bulunmaktadır:

• Köpük Tedavisi: Bu yöntem, allerjik reaksiyonlar, nekroz (yara), enfeksiyon, ağrı, ödem ve yeni damar oluşumu gibi komplikasyonlar taşıyabilmektedir.
• Transdermal Lazer Tedavisi: Bu tedavi yöntemi, yanık oluşumu ve yeni damar oluşumuna sebep olabilen sık görülen komplikasyonlar içermektedir.
• Transdermal Radyofrekans: Bu yöntemde iğnenin battığı yerlerde skar (iz), enfeksiyon ve yeni damar oluşumları sık rastlanan komplikasyonlardır.

Tüm bu yöntemlerde oluşabilecek komplikasyonlar genellikle nadir görülmektedir. Ancak, bu risklerden korkarak tedavileri ertelemek yerine, bilgilendirilmek ve bilinçli kararlar almak daha faydalı olacaktır. Unutulmamalıdır ki, demirden korkan trene binmez!