ChatGPT, ilk beş gün içerisinde 1 milyon kullanıcıya ulaşarak üretken yapay zekanın manşetlere çıkmasını sağladı. Ancak, bu teknolojiyle ilgili doğru olanların ve yanlışların ne ölçüde olduğu, günlük yaşamımızı nasıl etkileyeceği gibi sorular, birçok insanın aklında hala belirsizlik yaratıyor.
Üretken yapay zeka, basit istemler ve bağlamdan yola çıkarak içerik üretebilen bir yapay zeka türü olarak tanımlanabilir. Bu yenilikçi teknoloji, makalelerden 3D nesnelere kadar geniş bir yelpazede içerik oluşturmak için kullanılmakta ve en yeni modeller birden fazla yeteneği bir araya getirebilme kapasitesine sahiptir.
Chip’te yer alan bilgilere göre, PitchBook ve National Venture Capital Association (NVCA) verilerine dayanarak, üretken yapay zeka, 2022 yılı itibarıyla 238,3 milyar ABD doları tutarındaki toplam ABD girişim sermayesi finansmanının yalnızca yüzde 1’inden azını oluşturdu. Ancak, 450’den fazla girişim ve üretken yapay zeka için birkaç yeni fonun kurulması, bu alandaki sıcak pazar ve büyüme beklentilerini işaret ediyor.
Üretken yapay zekanın dikkat çekici bir örneği olan ChatGPT, OpenAI tarafından geliştirilmiş bir yapay zeka modelidir (GPT, “üretken önceden eğitilmiş dönüştürücü” anlamına gelir). 30 Kasım 2022’de piyasaya sürülen ChatGPT, beş gün içinde 1 milyon kullanıcıya ulaşarak popüler gündemin merkezine yerleşti. Ancak, bu heyecan verici teknolojiye rağmen birçok sınırlama ve zorluk hala geçerliliğini koruyor. OpenAI CEO’su Sam Altman, ChatGPT hakkında attığı bir tweet’te “Şu anda önemli herhangi bir şey için ona güvenmek bir hata” ifadesini kullandı.
Üretken yapay zeka modelleri, her kullanımda “öğrenen” algoritmalar kullanarak insan düşünce süreçlerini simüle eder. Milyonlarca etiketli resim, metin veya diğer veri türleriyle beslenen bu modeller, zamanla içerikleri bağımsız olarak anlamalarını ve oluşturmalarını sağlayan kalıplar geliştirirler. İnsanlar genellikle model geliştikçe ince ayarlamalar yapmayı tercih ederler. OpenAI, en iyi bilinen üretken yapay zeka şirketi olmasına rağmen, bu alanda çalışan tek firma değildir.
Yaratıcı endüstriler, üretken yapay zekanın etkisiyle iş akışlarında önemli değişiklikler yaşamaya başladı. Metin yazarları, tasarımcılar, yazılımcılar, fotoğraf ve video editörleri, hatta stratejistler, günlük işlerini daha verimli hale getirebilen üretken yapay zeka araçlarına erişim sağlamakta. Ancak, bu teknolojinin bazı işletmeler üzerinde olumsuz etkiler yaratma potansiyeli de mevcut; doğruluk, adalet ve intihal gibi konularda çeşitli tepkilere neden olabilir.
Üretken yapay zeka, içeriğin araştırılması, üretilmesi ve test edilmesini çok daha kolay hale getiren bir iletişim devriminin tetikleyicisi olarak değerlendirilmektedir. Bu değişikliklerin, geçmişte yaşanan içerik devrimlerinden daha hızlı bir şekilde gerçekleşmesi muhtemel görünmektedir.
GÜNDEM
10 gün önceEKONOMİ
10 gün önceGENEL
10 gün önceGENEL
10 gün önceGÜNDEM
11 gün önceSPOR
11 gün önceGÜNDEM
11 gün önce