Henüz ergenlik döneminden çıkmamış olan bu çocuklar, Kolombiya’nın çeşitli hapishanelerinden zorla çalıştırılmak üzere tropikal ormanlara götürülmüşlerdir. Ailelerinin yaşadığı acılar, cangılın büyüleyici ama bir o kadar da ürkütücü atmosferi içinde kaybolmuş durumdadırlar. Alvaro, “İnsan kendini tanımazsa başkalarını da tanıyamaz, yalnız kalır. Burada sadece kendimiz için varoluruz” diyerek gruptaki diğer çocuklara bir tür felsefi ders verirken, yanındaki Godoy sürekli olarak gençleri aşağılamaktadır. Bu çocuklar, ağır aile suçlarıyla dolu geçmişleri ve negatif enerjiyle sarmalanmış hayatlarıyla modern kölelik koşullarında yaşamaktadırlar; devlet de onların sırtından para kazanarak bu durumu sürdürmektedir.
Kolombiya’da böyle bir ıslah evi mevcut olmadığından, ilk filminin senaryosunu yazıp çeken Kolombiyalı yönetmen Andres Ramirez Pulido, deneysel ve hayali bir mekan oluşturmuştur. Terk edilmiş bir malikanede, zor koşullar altında çalıştırılan gençlerin yaşadıkları katman katman bir dramı gözler önüne serilmektedir. Bu ortamda El Mono adında bir karakter de gruba katılır. Calate, Chucho ve Ider, El Mono’nun varlığından rahatsızlık duyarlar. Ancak en çok Eliu sıkılır; çünkü El Mono ile birlikte, babası sandığı bir adamı öldürmüştür. Bu çocukların hepsinin babalarıyla sorunları vardır; çoğu, babalarından nefret eder ve onları öldürmek istemektedir. Bu intikam hissi, onları bitmek bilmeyen bir şiddet sarmalının içine sürüklemektedir.
El Mono, kendini hırsız, haydut, katil, bağımlı, suçlu, isyankâr, sahtekâr, torbacı, dolandırıcı, yalancı, piç ve tacizci olarak tanımlar. Cennetin ortasındaki bu cehennemden kaçmak ve eski tehlikeli yaşamına geri dönmek istemektedir. Eliu ise, oynaması gereken oyunu oynamaktadır. Kolombiyalı gençlerin trajik ve toksik portrelerini, ıssız ve terkedilmiş bir mekânda izleriz. Pulido, dramatik geriliminde, doğru olanın ne olduğunu sorgular: bir kişinin mi yoksa bir kişi için tüm gençlerin bedel ödemesi mi gerekmektedir? Bir çocuk, bedeninin derinliklerinde ve genlerinde gizlenen mirastan nasıl kurtulabilir? Olayların görünen ve görünmeyen tarafını nasıl seçebilir? Kim olduğunu ve kim olabileceğini nasıl anlayabilir? Bu sorular, film boyunca izleyiciyi düşündürmektedir.
“Bedenlerin ve yüzlerin esnekliğini arıyorum. Sert, aynı zamanda duygusal bir öykü anlatmak istedim” diyen yönetmen, mekânın ıssızlığını ve monotonluğunu başarıyla yansıtmaktadır. Gangsterler, uyuşturucu kartelleri ve sömüren devlet arasında, yaşam alanı yaratmaya çalışan bu yoksul gençlerden bazıları, Eliu gibi çıkışı ve ışığı bulabilmektedir. Baba figürünün önemi, terk edilme, şiddet, aile, özgürlük ve kefaret gibi temaları sorgulayan Sürü (La Jauria/2022), Jhojan Estiven Jimenez, Maicol Anders Jimenez, Miguel Viera, Diego Rincon ve Carlos Steven Blanco gibi yetenekli oyuncuların performanslarıyla Cannes Film Festivali’nde Eleştirmenler Haftası bölümünün büyük ödülünü kazanmıştır.
GÜNDEM
16 April 2025EKONOMİ
16 April 2025GENEL
16 April 2025GENEL
16 April 2025GÜNDEM
16 April 2025SPOR
16 April 2025GÜNDEM
16 April 2025