İlkay Şirin’in Zorlu Beyin Tümörü Mücadelesi ve Ameliyat Süreci
  • Antalya Basın
  • Genel
  • İlkay Şirin’in Zorlu Beyin Tümörü Mücadelesi ve Ameliyat Süreci

İlkay Şirin’in Zorlu Beyin Tümörü Mücadelesi ve Ameliyat Süreci

ABONE OL
January 25, 2025 21:12
İlkay Şirin’in Zorlu Beyin Tümörü Mücadelesi ve Ameliyat Süreci
0

BEĞENDİM

ABONE OL

İlkay Şirin’in Zorlu Mücadelesi

Gölcük’te yaşayan 52 yaşındaki İlkay Şirin, bir yıl önce kol kasılması ve istemsiz hareket sorunları yaşamaya başladı. Birçok doktor ve hastaneye başvuran Şirin’e, sonunda beyin tümörü tanısı konuldu. Kocaeli Şehir Hastanesi’ne yönlendirilen Şirin’in çekilen MR görüntülemeleri neticesinde, el ve kollarının hareket merkezi üzerinde bir tümör tespit edildi. Bu tümör, riskli bir noktada yer alıyor ve felç ya da ölüm riski taşıyordu. Ayrıca tümörün ikinci evresinde olduğu belirlendi.

Nadir Kullanılan Yöntem Uygulandı

Kocaeli Şehir Hastanesi’nde görevli Beyin ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Aykut Gökbel ve ekibi, Şirin’e nadir olarak uygulanan bir cerrahi yöntemle müdahale etti. Ameliyat sırasında önce uyutulan Şirin, beyindeki tümör bölgesine ulaşıldığında anestezi ekibi tarafından uyandırıldı. Her tümör parçası alındığında, hastadan el ve kollarının hareketliliği hakkında geri bildirim alındı. Bu sayede, Şirin’in bir güç kaybı yaşayıp yaşamadığı anında tespit edildi. Kocaeli’de ilk kez uygulanan bu ameliyat başarıyla gerçekleştirildi.

“Ya Ölecektim Ya Olacaktım”

Uzun süre boyunca tümör nedeniyle günlük hayatında ciddi zorluklar yaşadığını belirten İlkay Şirin, “Günlük hayatımda kol kasılması sorunları yaşıyordum. Örneğin, belediye otobüsünde bir kadına elim çarpıyordu. İstem dışı hareketler oluyordu bende. Çok zor bir durumdu. Umuttepe Hastanesi’ndeki başhekim, beynimin motor alanında lezyon olduğunu söyledi. Meğerse tümörmüş, bunu bilmiyordum. Bir başka doktor, ‘İlkay Bey, eğer ameliyat olmazsanız bu sizi felç bırakır’ dedi. Doktorlarla görüştüm ve bana ‘Ya ameliyat olacaksın, ya da felç kalacaksın, sağ kolun tutmaz’ dediler. Kim olursa olsun o riski alırdı. Ya ölecektim ya olacaktım” dedi.

“Kasıntılar Geçti”

Ameliyat sırasında uyandırıldığını ifade eden Şirin, “Ben zorlu bir ameliyat olduğunu bilmiyordum. Tahminen 2 saat kadar ameliyat masasında kaldım. Kafama dikiş atılırken hissettim. ‘Herhalde kafatasımı kesiyorlar’ dedim. Daha önce bir televizyon kanalında izlemiştim. Doktor hastayı ameliyat ederken ona sorular soruyordu, ben de bunu yaşadım. Ameliyattan çıktıktan sonra rahatlık hissettim, o kasıntılar geçti. Doktorum Aykut Gökbel’e minnettarım. Başka doktorlar bana ‘Kesin felç kalırsın’ demişti, en son Aykut Gökbel hocamızı buldum” diye konuştu.

“Bu Tekniği Birlikte Konuştuk”

Tümörün yeri ve uygulanan teknik itibarıyla beyin cerrahisinin zorlu ameliyatlarından birisi olduğunu belirten Beyin Cerrahı Uzmanı Dr. Aykut Gökbel, “Kocaeli’de daha önce hiç yapılmamıştı. Uyguladığımız bu teknikle Kocaeli’de yapılan ilk ameliyat oldu. Hastamız, nöbet, kol ve bacakta titreme şikayetiyle bize başvurdu. 13-14 ay önce bu şikayetlerle başka merkezlere gitmiş, orada çekilen MR’larında hastanın hareket merkezi dediğimiz motor alanında bir tümör saptanmıştı. Tümör yer itibarıyla çok zor bir alandaydı çünkü çıkarılması sırasında hastada geçici veya kalıcı felç bulguları gelişme riski bulunuyordu. Bu nedenle takip önerilmişti. Ancak takip sırasında hastanın nöbetleri sıklaşmış, MR’larında tümörün yaklaşık 2 katına kadar büyüdüğü tespit edildi. Yine de, kollarını oynatan bir merkezin üzerine olduğu için ameliyat çok riskli görülmüştü. Hastamız, bize başvurduktan sonra cerrahi müdahale önerdik. Anestezi ekibimizle birlikte bu tekniği detaylı bir şekilde konuştuk. Hastanemizde bunu yapabileceğimize karar verdiğimizde, hastaya bunu anlattık. Ameliyat esnasında yeni bir teknik uygulayacağımızı, bunun detaylarını net olarak konuştuk. Hastamız tüm riskleri kabul edip bize güvenince ameliyatı planladık ve başarıyla gerçekleştirdik” ifadelerini kullandı.

“Tümör Çıkarılma Aşamasında Hasta Anestezi Ekibi Tarafından Uyandırılıyor”

Ameliyatın uyumlu bir ekip çalışması ile gerçekleştirildiğinin altını çizen Dr. Aykut Gökbel, sözlerine şöyle devam etti: “Ameliyat zor bir teknik çünkü hasta uyutulup, tümör çıkarılma aşamasına geldiğinde tekrar anestezi ekibi tarafından uyandırılıyor. Tümör çıkarma aşamasına geldiğimizde anestezi ekibimizle iletişim kurarak, onları hastayı uyandırmaya yönlendiriyoruz. Anestezi ekibine burada büyük bir görev düşüyor, ekip bunu çok güzel bir şekilde yerine getirdi. Ameliyat esnasında hastadan kolunu kaldırmasını, ayağını kaldırmasını ve konuşmasını istedik. Bu aşamada tümörün tamamını çıkarabildiğimiz yerlere kadar çıkarmaya çalıştık. O esnada bir arkadaşımız hastaya sürekli komut verdi. Bu sayede hastada bir güç kaybı olmadığını gözlemledik. Bu teknikle ameliyat daha güvenli hale geliyor. Hasta uyanık olmadığı zaman, ne kadar çıkardığımızı ve beynin neresine dokunduğumuzu anlayamayabiliriz. Ancak bu yöntemle anlık olarak hastada bir kuvvet kaybı olup olmadığını görebiliyoruz. Hastamız gerçekten bilinçliydi ve verilen komutlara harfiyen uydu. Elini kaldırdığımızda kaldırdı, bacağını çekti ve konuştu; ‘Nasılsın?’ dediğimizde bütün sorularımıza cevap verdi.”

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP