Göz Kapağı Düşüklüğü (Pitozis) Hakkında Bilgiler ve Ameliyat Süreci
  • Antalya Basın
  • Genel
  • Göz Kapağı Düşüklüğü (Pitozis) Hakkında Bilgiler ve Ameliyat Süreci

Göz Kapağı Düşüklüğü (Pitozis) Hakkında Bilgiler ve Ameliyat Süreci

ABONE OL
January 22, 2025 21:39
Göz Kapağı Düşüklüğü (Pitozis) Hakkında Bilgiler ve Ameliyat Süreci
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Göz Kapağı Düşüklüğü ve Pitozis Hakkında Bilgiler

Göz Kapağı Düşüklüğü ve Pitozis Hakkında Bilgiler

Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, göz kapağı düşüklüğü ile ilgili önemli bilgiler paylaştı. “Göz kapaklarının normal aralığı genellikle 8-10 mm civarındadır. Kadınlar ve çocuklarda bu aralık, erkeklerden yaklaşık 2 mm daha geniş olabilmektedir” diyen Doç. Dr. Çağatay, “Göz kapağı düşüklüğü tıbbi terimle ‘pitozis’ olarak adlandırılır. Bu durum, sadece estetik bir sorun olmaktan çok daha fazlasını ifade eder; pek çok hastalığın belirtisi veya işareti olabilir. Kişinin estetik kaygılarının yanı sıra, görme yetisini ve ruhsal durumunu da olumsuz etkileyebilir” şeklinde konuştu.

Altında Yatan Ciddi Hastalıklar Olabilir

Göz kapağı düşüklüğünün hem çocuklarda hem yetişkinlerde rastlanabilen bir durum olduğunu vurgulayan Çağatay, “En yaygın pitozis türleri genelde doğuştan gelen ya da kas zayıflığına bağlı olarak yaş ilerledikçe ortaya çıkan tiplerdir. Ancak göz kapağı düşüklüğü, sadece bir estetik sorun değil, aynı zamanda altta yatan ciddi sağlık problemlerinin de belirtisi olabilir. Bu nedenlerle, güvenilir olmayan tedavi yöntemlerine yönelmek veya basit bir estetik operasyona karar vermek yerine, öncelikle detaylı bir inceleme yapılması gerektiğini unutmamalısınız” ifadelerini kullandı.

Göz Kapağı Düşüklüğü Testleri

Göz kapağı düşüklüğünün özellikle sonradan meydana gelmesi durumunda, yorgunlukla artıyorsa yukarı bakış testi ve buz testi gibi yöntemlerin uygulanabileceğini belirten Çağatay, “Bu testlerin sonuçları doğrultusunda nörolojik araştırmalar, EMG ve antikor testleri yapılabilir. Göz kapağı düşüklüğü, görme fonksiyonlarını ve ruhsal durumu da etkileyebileceğinden, gerekli tedavi süreçlerinin ihmal edilmemesi önemlidir” diye ekledi.

Pitozis Muayenesi Nasıl Gerçekleştirilir?

Her hasta için muayene sürecinin farklılık gösterebileceğini belirten Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, “Bazı hastalarımızda, şüphelenilen hastalıkların tespit edilmesi amacıyla ek olarak bir nöroloji uzmanı tarafından muayene, antikor tahlilleri, EMG, manyetik rezonans görüntüleme (MR) gibi incelemeler gerekebilir. Bununla birlikte, detaylı bir göz muayenesi her zaman zorunludur. Şaşılık ya da göz tembelliği gibi sorunlar varsa, bunların çözümü hayati önem taşır. Standart bir göz muayenesi sonrasında, göz kapağının ölçümleri, göz kapağı kasının kuvvetinin belirlenmesi ve kaşlar ile göz çevresinin anatomik değerlendirilmesi büyük önem arz eder” diye belirtti.

Pitozis Ameliyatı Nasıl Gerçekleştirilir?

Göz kapağı düşüklüğü ameliyatının hem görme kalitesini artırmak hem de estetik kaygıları gidermek amacıyla kritik bir işlem olduğunu ifade eden Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, ameliyatın kişinin psikolojik durumunu da olumlu yönde etkileyeceğini vurguladı.
Çağatay, “Göz kapağında düşme veya sarkma, hafifçe belirgin olabileceği gibi, gözbebeğini tamamen kapatacak kadar da olabilir. Ameliyat, genellikle düşük göz kapağı için en etkili ve kalıcı çözümdür. Çocuklarda ameliyat genel anestezi altında, yetişkinlerde ise lokal anestezi ile gerçekleştirilir ve tek göz için ameliyat süresi ortalama 20-40 dakika arasında değişmektedir” dedi.

Pitozis Ameliyatı Kalıcı Çözüm Olur mu?

Pitozis Ameliyatı Kalıcı Çözüm Olur mu?

Mümkün olduğunca lokal anestezi altında yapılan pitozis operasyonlarında, hastanın göz kapağı seviyesinin ameliyat süresince sürekli kontrol edildiğini belirten Çağatay, “Ameliyat sonunda, hastanın göz kapağı kesinlikle kalkmış olur. Bu yaklaşımımız ile başarılı sonuçlar elde etmekteyiz. Hastaların iş hayatına dönme veya sosyal aktivitelere yeniden başlama süreçleri genellikle 5 ila 10 gün arasında değişir. Ameliyatı takip eden 2-3 gün içerisinde hastalar; kitap okuma, televizyon izleme gibi aktivitelerine geri dönebilirler. Aşırı rahatsızlık hissi durumunda, vakit kaybetmeden doktorunuzla iletişime geçmelisiniz” şeklinde konuştu.

Ameliyat sonrasında göz kapaklarının tamamen kapatılmadığını, bu nedenle hastanın çevresini belirli bir derecede görebileceğini dile getiren Çağatay, “Bu durum, operasyonun görme organını değil, göz kapaklarını hedef almasından kaynaklanır. Göz kapakları, dokusu hassas ve gevşek olan bir yapıdadır, bu nedenle operasyon sonrası morluk ve şişlik görülmesi normaldir. İlk 48 saat boyunca, operasyon bölgesine soğuk kompres uygulanması, mevcut şişliklerin ve morlukların azalmasına yardımcı olur. Ayrıca, operasyon sonrası ilk 48 saatte şişlik genellikle maksimum seviyeye ulaşır ve sonrasında yavaş yavaş azalmaya başlar. Operasyonun üzerinden iki gün geçtiğinde, bölgedeki bantlar değiştirilir, hasta daha rahat bir duruma gelir ve genişletilmiş bir görüş alanı elde eder. Bu aşamadan itibaren hasta, günlük yaşamına yavaş yavaş dönmeye başlayabilir” şeklinde bilgiler verdi.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP