35,9159
0.16%36,8113
-1.16%3.210,94
-0,52%10004.38
-0,52%İş dünyasında, genç profesyonellerin emir komuta zincirinin olmadığı, daha özgür bir çalışma ortamı arayışında olduğunu vurgulayan Ebru Taşcı Firuzbay, “Daha özgür ve apoletsiz bir iş dünyası istiyorlar. Unvanlara takılmıyorlar. Rutinden sıkılıyorlar. Ciddi enerjileri var ve bunları ortaya çıkarmak yöneticilerin işi” dedi. Bu bağlamda, Ebru Taşcı Firuzbay ile iş hayatındaki değişim ve gençlerin talepleri üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.
Dört Nesil Birlikte Çalışıyor
Değişimin hızı gün geçtikçe artmakta. İş yaşamında esneklikler, saat ve mekan açısından daha belirgin hale geldi. Gelecekte ise kariyer esnekliğine kadar gideceği öngörülüyor. İşe alım süreçlerinde yapay zekanın kullanımı yaygınlaşmakta. Şu an, dört farklı neslin bir arada çalıştığı nadir bir dönemdeyiz. Yönetimde X kuşağı hâkimken, geleceğin yöneticileri Z kuşağı olacak. Onların taleplerine ve ihtiyaçlarına uygun çalışma ortamları oluşturmak için çaba sarf ediyoruz. İpler X kuşağının elinde olsa bile, yeni kuşak hızla geliyor; bu nedenle gençleri dinlemek ve iş yaşamını buna göre hazırlamak zorundayız. Derneğimizde bu amaçla PERYÖN Genç adında ayrı bir yapı oluşturduk. Artık gençlerimiz konuşuyor, biz ise dinleyip öğreniyoruz.
Gençler Özgürlük İstiyor
Gençleri dinlemek, onların liderlik anlayışları, kurum kültürleri ve çalışma ortamları hakkında bilgi sahibi olmak son derece önemli. Büyük aile şirketleri büyük oranda kurumsallaşma yolunda ilerliyor ve bu değişim, genç nesilden kaynaklanıyor. Gençler, emir komuta zincirinin olmadığı, özgür bir iş ortamı arayışında. İlerleme ve gelişme isteği taşıyorlar; bu yüzden rutinden sıkıldıklarını ifade ediyorlar. Enerjileri yüksek ve bu enerjiyi kullanmak, yöneticilerin sorumluluğu. Kurum içindeki kariyer çeşitliliğini sağlamak ve onlara uygun eğitim programları geliştirmek kaçınılmaz bir gereklilik. Aksi takdirde, gençlerin kurum içinde kalma süreleri kısalabilir.
Ücret Önemli Bir Kriter
Çalışanların gelirlerinin, satın alma gücünün ideal seviyede olması büyük önem taşıyor. Ücret, çalışma hayatında önemli bir kriterdir. Türkiye’de, geçmişten gelen olumlu büyüme rakamlarının etkisi hâlâ hissediliyor. Asgari ücretin yılda iki kez artması durumu, 2024 yılı itibarıyla enflasyona bağlı olarak birden fazla artışla devam edebilir. Bu durum, diğer ücretlerle arasındaki farkı daraltabiliyor. Şirketler de yan haklar sunarak çalışanlarını desteklemeye çalışıyor.
Bu, sürekli takip edilmesi gereken bir konudur. Pandemi döneminden bu yana insan kaynakları departmanları büyük yükler üstlenmekte. Zaman zaman sağlık, gelir ve psikolojik destek sunmak zorunda kalıyorlar. Ayrıca, deprem döneminde aniden afet ve kriz yönetimi konularıyla ilgilenmek durumunda kaldık. Ücret belirlemede yalnızca asgari ücret değil, enflasyon ve şirketin performansı gibi birçok parametre göz önünde bulunduruluyor.
Şubat ayından sonra, acı da olsa, herkes bu konuyu iş planlarına dahil etti. Şu an tüm kurumlar, bir afet kriz yönetim planı oluşturma aşamasında. Bu yalnızca deprem değil; sel, yangın gibi diğer afetleri de kapsıyor. Birçok kurum, deprem sonrasında İstanbul dışında farklı lokasyonlarda ekipler oluşturmaya başladı. İşin sürekliliği için bu durum şart. İstanbul dışına doğru planlı bir göç süreci yaşanmakta ve önümüzdeki 1-2 yılda buradaki trafik daha da artması bekleniyor.
İstanbul, her zaman pahalıydı ve göç alıyordu. Eğer başka bir şehirde gayrimenkulü olanlar varsa, İstanbul’dan gitmek istiyor. Ancak artık diğer şehirler de ucuz değil. Uzaktan çalışma ile birçok insan, İstanbul dışında çalışmayı tercih ediyor.
En Büyük Kaygı: Belirsizlik
Gençler, yurtdışındaki fırsatları dikkatle izliyor ve kendilerini farklı becerilerle donatmak istiyorlar. Gidenler kadar, onları donanımlı bir şekilde geri getirmek için neler yapabileceğimize odaklanmalıyız.
Kesinlikle. En büyük kaygı belirsizlik. İnsanların geleceğe yönelik kaygıları artarken, farklı yollar aramaları da kaçınılmaz hale geliyor. Yurtdışına gitmek, bu yollar arasında yer alıyor. Gençler artık kendi kariyer yollarını kendileri şekillendirme arayışındalar.
Şefkatli Liderlik Anlayışı Gerekli
Gençler, bir kuruma yalnızca para kazanmak için gelmiyorlar; şirketin sunduğu esneklikler büyük önem taşıyor. İşe alım görüşmelerinde gençlerin ilk sorduğu soru şu: “Kaç gün ofisten çalışıyorsunuz?” Öncelikle kendi alanlarını tanımlamak istiyorlar. Özgürlük, onlar için önemli bir değer. Masa başında stajyer mantığında bir çalışma tarzı, onları mutlu etmiyor. Gelişmiş teknolojilere sahip şirketler arıyorlar. Yönetsel kademelerde işe alımlarda, insan ilişkilerine büyük önem veriliyor. Şefkatli liderlik, bu bağlamda oldukça önemli. Diktatör liderlerden ziyade, koruyan, kollayan ve geliştiren liderler arzu ediliyor. Eskiden kurumlara iş başvuruları yağarken, şimdi gençlerin peşinden koşma durumu söz konusu.
Enflasyonist bir dönem devam edecek. Gelecek yılın ilk altı ayını dikkatle izlemek gerekecek. Kurumlar ve çalışanlar, bu süreci birlikte aşmak zorunda kalacak. Fırsatları değerlendirmeye çalışıyoruz; ancak daha tedbirli ve dikkatli bir yaklaşım sergilemek gerekiyor. Kısa vadeli planlamalarla ilerlemek, bu dönemde izlenmesi gereken bir yol haritası olacaktır.
GÜNDEM
10 gün önceEKONOMİ
10 gün önceGENEL
10 gün önceGENEL
10 gün önceGÜNDEM
11 gün önceSPOR
11 gün önceGÜNDEM
11 gün önce