Cilt Kalitesi ve Yaşlanma: Uzmanından Öneriler

Cilt Kalitesi ve Yaşlanma: Uzmanından Öneriler

ABONE OL
December 13, 2024 21:01
Cilt Kalitesi ve Yaşlanma: Uzmanından Öneriler
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Cilt Kalitesi ve Yaşlanma Üzerine Önemli Bilgiler

Medicana Ataşehir Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Buğlem Elgörmüş, cilt kalitesinin yaşlanma sürecindeki en temel etkenlerden biri olduğunu vurguladı. Cilt sağlığını korumak için neler yapılabileceği konusunda önemli önerilerde bulundu.

Deriyi alt katmanlara bağlayan ve sıkı bir yapıya sahip olan ligamentlerin, zamanla yapısının bozulduğunu ve gevşediğini belirten Dr. Elgörmüş, “Bu ligamentlerin gevşemesi, derinin direncini azaltmakta ve aşağı doğru hareketini hızlandırmaktadır. Kas yapıları ve onları saran zar tabakaları da eski dinç ve sıkı hallerini kaybetmektedir. Zamanla bu tabakalar küçülmekte ve gevşemektedir.” şeklinde açıklama yaptı.

Dr. Elgörmüş, ciltte 25 yaşından sonra yıllık kolajen kaybının ölçülebilir düzeye ulaştığını ve bu kaybın yıllar geçtikçe arttığını ifade etti. Cildin zamanla canlı, parlak ve sıkı haline veda etmeye başladığını belirten uzman, “Kalitesini kaybetmiş bir cilt, yer çekimine yenik düşen yağ pedlerini tutma direnci gösteremez, cildin renginden ve lekelenmeden sorumlu olan melanositleri kontrol edemez, bu da lekelenmenin artmasına neden olur. Ayrıca, mimiklere direnemeyen ciltte hem ince hem de derinleşen kırışıklıklar oluşur.” dedi.

İlerleyen yaşlarda cilt kalitesini korumanın zorlaşacağını vurgulayan Elgörmüş, “40 yaşına gelmiş ve cilt kalitesi oldukça düşük olan bir bireyde, yaşlanma belirtileri belirginleşmiş bir yüzün tedavisinde dolgu, botoks veya cihazlar tek başına yeterli olmayacaktır. Bu yaşlarda cilt kalitesini geri kazanmadan, hiçbir yaşlanma karşıtı tedavi doğal bir ifade ile sonuçlanamaz.” ifadelerini kullandı.

Dr. Elgörmüş, daha ileri yaşlarda cilt kalitesini geri kazanmanın oldukça zor olduğunu belirterek, güneş ışınlarının hayat boyu kaybedilen kolajenin %60-90’ından sorumlu olduğunu bu nedenle güneş ışınlarından korunmanın önemine dikkat çekti.

Karbonhidrat tüketiminin, kolajen başta olmak üzere tüm cilt proteinlerinin yaşlanmasına yol açtığını vurgulayan Elgörmüş, “Karbonhidrat tüketimi minimum seviyeye indirilmelidir.” şeklinde öneride bulundu.

Sporun yaşamın bir parçası haline getirilmesini tavsiye eden Dr. Elgörmüş, cilt sağlığı için aşağıdaki önerileri sıraladı:

  • Cilt altı yağ dokusunun gerekli seviyede tutulması, hem cilt hem de vücut sağlığı için çok önemlidir.
  • Cilt mutlaka uzman bir doktora emanet edilmeli ve cilt tipi öğrenilmelidir.
  • Uzman kontrolünde destekleyici bir rutin oluşturulmalıdır.
  • C vitamini, retinoik asit, niasinamid gibi serumlar, cildin ihtiyaçlarına göre kullanılmalı; bu takviyeler olmazsa olmaz olmalıdır.
  • Mezoterapiler ve ışık enerjisi bazlı cihazlar kolajen ve elastin üretimini destekler.
  • Gençlik aşıları, kolajen enjeksiyonları, saten dolgular, mineral dolgular, altın iğneler ve lazer uygulamaları, hücrelerin çalışmasını teşvik eder.
  • Bir dermatoloji uzmanıyla birlikte, cilde ve bireysel yaşlanma sürecine en uygun işlemler planlanmalı, süreç kontrol altında tutularak yaşlanma süreci yavaşlatılmalıdır.

Dr. Elgörmüş, cilt sağlığının korunmasının ve yaşlanma belirtilerinin yönetilmesinin, bireylerin genel yaşam kalitesini artıracağını da sözlerine ekledi.

Kaynak: AA / Kerem Alp Eren Kaya – Ekonomi Ataşehir Yaşlanma Güzellik Ekonomi Sağlık Yaşam

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP