Pelvik Taban Hastalığı: Belirtileri, Sebepleri ve Tedavi Yöntemleri

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Pelvik Taban Hastalığı: Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri

Öksürme, gülme veya yüksek sesle bağırma sırasında idrar kaçırma, sık sık tuvalete gitme ihtiyacı, bel ve boyun bölgelerinde meydana gelen ağrılar, cinsel ilişki sırasında hissedilen rahatsızlık, hatta diş gıcırdatma! Bu şikayetlerin ardında, belki de adını bile duymadığınız bir sorun: Pelvik Taban Hastalığı. Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Özdal Ersoy, “Leğen kemiğinin iç kısmını kaplayan pelvik taban kasları ve bu kasları besleyen sinir ağlarında meydana gelen bozulmalar sonucunda Pelvik Taban Hastalığı ortaya çıkmakta. Bu hastalık, çeşitli belirtilerle kendini gösterdiği için tanı konulup tedavi sürecine başlanması uzun yıllar alabilir” diyor.

PELVİK TABAN HASTALIĞININ BELİRTİLERİ NELERDİR?

Pelvik Taban hastalıkları, dışkılama yapma veya dışkıyı tutmada zorluk (kabızlık ya da dışkı/gaz kaçırma) gibi belirtilerle ortaya çıkabilir. Dr. Özdal Ersoy, bu durumu ‘Utandıran Hastalık’ olarak da tanımladığını belirtiyor. İdrar yaparken hissedilen yanma, idrar kaçırma, cinsel aktivitelerde yaşanan sorunlar (ağrılı cinsel ilişki, vajinismus, orgazm problemleri vb.) gibi şikayetler de bu hastalığın belirtileri arasında yer alıyor. Dr. Ersoy, Pelvik Taban hastalığının henüz belli olmadan bazı sinyaller verebileceğini de vurguluyor. Bu sinyaller arasında şunlar bulunuyor:

• Sebebi açıklanamayan karın, kasık, bel, sırt ve boyun ağrıları
• Hazımsızlık ve bağırsak gazında artış
• Reflü yakınmaları
• Diş sıkma ve diş gıcırdatma gibi problemler

PELVİK TABAN HASTALIĞININ SEBEPLERİ NELERDİR?

Dr. Özdal Ersoy, Pelvik taban kaslarının yapısı ve işlevinin ilerleyen yaş, gebelik ve doğum, geçmişteki pelvik ve karın cerrahileri (bağırsak, mesane, rahim ve yumurtalık, karın germe ve kasık fıtığı ameliyatları), obezite, kronik öksürük (özellikle KOAH ve astım), tuvaleti uzun süre erteleme, gereksiz yere idrar yapma isteği, mobbing ve stres gibi çeşitli faktörlerden olumsuz etkilendiğini belirtiyor. Bu durumlar Pelvik Taban hastalığına yol açabiliyor. Ayrıca, bu hastalığın belirtileri diğer hastalıklarla karışabileceğinden tanı koymak uzun yıllar alabiliyor. Dr. Özdal Ersoy, bu süreçte hastaların tükenme noktasına gelebileceğini vurgulayarak şunları ekliyor:

“Pelvik Taban hastalığı, hasta ve hasta yakınlarında tükenmişlik, depresyon ve yaşam kalitesinin ciddi şekilde düşmesine neden olabiliyor. Bu hastalık, kişinin günlük yaşam aktivitelerini olumsuz etkileyerek bireysel ve sosyal yaşamına darbe vuruyor. Kişi tuvaletten çıkamadığı için gündüz işlerini erteleyebiliyor, iş veya okul kayıplarına maruz kalabiliyor. İdrar kaçırma nedeniyle oluşan kötü koku, sürekli bez kullanma ihtiyacını doğuruyor ve bu da özgüven kaybı, anksiyete ve depresyona yol açabiliyor. Sonuç olarak, bireyin aile ve sosyal yaşamını olumsuz etkileyebiliyor.”

PELVİK TABAN HASTALIĞININ TEDAVİSİ NASIL OLUR?

Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Özdal Ersoy, Pelvik Taban hastalığının tanı ve tedavisinde multidisipliner bir yaklaşımın önemine dikkat çekiyor. Bu süreçte gastroenteroloji, genel cerrahi, ürojinekoloji, üroloji, fizik tedavi ve rehabilitasyon ile psikiyatri gibi branşların bir araya gelmesi gerektiğini vurguluyor. Dr. Ersoy, “Hasta bazen birçok branş arasında gidip gelmekten yorulsa da en yüksek tedavi başarısı ancak bu şekilde sağlanabilir” diyerek, bu durumun hastalara detaylı bir şekilde açıklanması gerektiğini ifade ediyor. Pelvik Taban hastalıklarının her biri için tedavi yaklaşımı benzer olsa da, asıl tedavi başarısının kişiye özel yapılandırılmış tedavi yöntemleriyle elde edilebileceğini belirtiyor.